SON SAYI : Çağdaş Yerel Yönetimler Dergisi

SAYI : 4

TARİH : 2022

İSTATİSTİKLER

SON SAYI : Çağdaş Yerel Yönetimler Dergisi

SAYI : 4

TARİH : 2022

Çağdaş Yerel Yönetimler Dergisi (ÇYYD), yerel yönetimler, kentleşme ve çevre sorunları konusunda gerek yurt içindeki gerek başka ülkelerdeki olay ve örnekleri, gelişmeleri, uygulama ve çözüm yollarını araştıran ve inceleyen özgün makaleleri kabul etmektedir.1992 yılından beri düzenli olarak yayınlanan Çağdaş Yerel Yönetimler Dergisi hakemli, ulusal bir yayındır. Yılda 4 sayı (Ocak, Nisan, Temmuz, Ekim) yayınlanmaktadır. Yayın dili Türkçedir. TÜBİTAK-ULAKBİM Sosyal Bilimler Veri Tabanı indekslerinde ve TR Dizin’de taranmaktadır. Dergide yayımlanan yazılar yazarın kişisel görüşünü yansıtır. Yayımlanan yazılar kaynak gösterilerek kullanılabilir.

MAKALELER

Şikago Okulu'nun Düşünsel Temelleri: Albion W. Small ve Georg Simmel

Sistematik kent çalışmalarının başlangıç noktası olarak kabul edilen Şikago Okulu@@ kentsel sosyolojinin kurumsallaşmasını sağlaması ve ABD?de bir ekol oluşturabilen ilk gelenek olması nedeniyle, genel olarak, düşünsel ve tarihsel bağlamından kopuk olarak ele alınmaktadır. Bu durum da sadece kent araştırmaları açısından değerlendirilmesine ve yapılan çalışmaların eksik kalmasına neden olmaktadır. Oysa ki Şikago Okulu, Albion W. Small?un ABD?de bağımsız bir sosyoloji bilimi kurma isteği ve çabasıyla paralel olan ve Amerikan sosyolojisi içinde anlam kazanan bir öneme sahiptir. Şikago Okulu?nu bir ekol haline getiren düşüncelerin özünde Small?un sosyoloji anlayışı, Small?un sosyoloji anlayışının özünde de büyük ölçüde Georg Simmel?in düşünceleri bulunmaktadır. Bu doğrultuda, Şikago Okulu?nun Amerikan sosyolojisinin kurumsallaşması süreciyle birlikte değerlendirilmesi gereğine dikkat çekmeyi hedefleyen çalışmanın iki amacı bulunmaktadır. Birincisi, Şikago Okulu?nun bir ekol olabilmesi için Small?un sağladığı katkı ile yarattığı zemini gösterebilmek ve Small üzerindeki Simmel etkisini ortaya koyabilmektir. İkincisi ise Simmel?in Small üzerindeki etkisinin yanı sıra Şikago Okulu?yla, özellikle de Park ve Wirth ile olan bağını kurabilmektir.

  • Yazarlar : M. Burcu BAYRAK

    Sayfa No : 32

    Anahtar Kelimeler : A l b i o n W . S m a l l , G e o r g S i m m e l , Ş i k a g o O k u l u , s o s y o l o j i , k e n t s e l s o s y o l o j i .

GÖRÜNTÜLE

Kent Hafızasında Bir Kayıt ve Kayıp Belgesi: Osman Nuri Ergin'in İstanbul Şehri Rehberi

Geleneksel kültürel coğrafya ve klasik toponomide yer/mekân ve sokak adları, işlevsel-pratik işaretler olarak ele alınmıştır. Burada yer, sorunsuz bir coğrafi kavram olarak görülürken yer adları coğrafi, doğal, yerel-bölgesel, kültürel izleri yansıtan pasif ya da nötr işaretler olarak kabul edilmiştir. Adlandırma, asıl olarak yön belirtme, bir yerin coğrafi özelliğini gösterme, mekânı haritalandırma gibi işlevlere dayandırılmıştır. 18. yüzyıldan itibaren uluslaşma-ulus kimlik inşası, köklü rejim değişiklikleri, bağımsızlığın kazanılması, hegemonya tesisi gibi dayanaklarla anma amaçlı sembolik-politik adlandırma yaygınlaşır. Sonraki iki yüz yılda iktidarlar, hegemonik yapılarını somutlaştırmak üzere, bir yandan istenmeyen geçmişi unutturma bir yandan seçilen tarihi figür ya da olayları hatırlatma aracı olarak yer ve sokak adlarını da kültürel politikanın bir aracı haline getirecektir. Bu, özellikle kent meydanlarında, sokak-cadde adlarında ve diğer kent içi yollarda, kentsel mekânlarda göze çarpar. Öncesinde sıradan coğrafi yönlendirme işlevi gören yerel-geleneksel sokak adları yerine tarihi olaylar ve şahsiyetleri, seçilmiş sembolik figürleri öne çıkaran, anma amaçlı-politik adlandırma, Azaryahu?nun tespitiyle modern zamanlara özgüdür. Adlandırmanın bu anma-unutturma dinamiği, eleştirel toponimi ve eleştirel coğrafyada ?yerin kültürel üretiminin ve adlandırma pratiğinin politik analizi? çerçevesinde tartışılmıştır. Modern Türkiye tarihinde sokak adlandırmasının seyri de ilk yerel yönetim deneyimlerinden itibaren pratik işlevden politikleşmeye doğrudur. Bu çalışma, Türkiye?de adlandırmanın kültürel politiğini, erken Cumhuriyet döneminde yer-sokak adlarına yönelik ilk kapsamlı düzenleme ve müdahalelerin ürünü olan Osman Nuri Ergin?in İstanbul Şehri Rehberi üzerinden ele alıyor. Dönemin önde gelen belediye bürokratlarından Ergin yönetiminde yürütülen çalışmalar neticesi sadece İstanbul?da 10 bin civarında sokağın 6 bin küsuru yeniden adlandırılmıştır. Tekrar, gülünç ve müstehcen adları değiştirmenin yanı sıra bu kapsamlı müdahale temelde ?millileştirme? amacına dayanmıştır. Bütün bu çalışmaların toplandığı İstanbul Şehri Rehberi, İstanbul?da bir yanıyla kent mekânı ve hafızasına dönük kapsamlı bir kayıt, öte yandan mekânsal ve toplumsal hafızada bir tahribat ve kayıp belgesi niteliğindedir.

  • Yazarlar : Cemal SALMAN

    Sayfa No : 18

    Anahtar Kelimeler : K e n t H a f ı z a s ı , S o k a k A d l a r ı , M i l l i l e ş t i r m e , O s m a n N u r i , Ş e h i r R e h b e r i

GÖRÜNTÜLE

Belediyelerde Sosyal Harcamalar:Üsküdar ve Kadıköy Belediyesi Örnekleri

Günümüzde merkezi yönetim kurumlarının yanı sıra, yerel yönetimler de sosyal hizmetlerin sunulması konusunda önemli roller üstlenmektedir. Ancak, yerel yönetimlerin sundukları sosyal hizmetlerin boyutları tabi olunan mevzuatın yanı sıra, mali kaynakların yeterliliği ile de doğrudan ilişkilidir. Diğer yandan, bölgenin demografik, ekonomik ve kültürel özellikleri yerel yönetimlerin sundukları sosyal hizmetleri farklılaştırabilmektedir. Bu bağlamda, yerel yönetimlerin bütçeleri içinde sosyal harcamaların payı ve içeriğinin tespit edilmesi, yerel yönetimlerin sosyal hizmetler alanında üstlendikleri rolün ve sundukları sosyal hizmetlerin çeşidi konusunda bir fikir sahibi olunmasını sağlayacaktır. Bu amaçla makalede, belediyelerin sosyal harcamaları analiz edilerek sosyal harcamaların belediye bütçeleri içerisindeki payı ve bileşimi tespit edilmeye çalışılmıştır. Bu kapsamda, öncelikle Türkiye?de ve çeşitli OECD ülkelerinde sosyal harcamaların toplam bütçe içerisindeki payı ve eğitim, sağlık ve sosyal yardım (koruma) harcamaları kapsamında dağılımı karşılaştırmalı olarak incelenmiştir. Ayrıca, örnek olarak seçilen Üsküdar ve Kadıköy Belediyelerinin stratejik plan, performans programı, faaliyet raporu ve kesin hesapları üzerinden, bu belediyelerin sosyal hizmetlerden sorumlu birimleri esas alınarak ayrıntılı bir analiz gerçekleştirilmiştir. Analiz çerçevesinde, Üsküdar ve Kadıköy Belediyelerinin sosyal harcamaları içerik ve kapsam açısından incelenerek karşılaştırılmıştır. Sonuç olarak, Üsküdar ve Kadıköy Belediyelerinin sosyal harcamalar konusunda ayırdıkları kaynakların içeriği farklılaşmakla birlikte, sosyal harcamaların bütçe içindeki payının birbirine yakın olduğu, % 8-9 düzeyinde gerçekleştiği görülmüştür. Bu oran, % 3 düzeyinde olan Türkiye?deki belediye ortalamasına göre daha yüksek bir seviyeyi göstermektedir. Ancak yine de OECD ülkeleri ile karşılaştırıldığında bu oran oldukça düşük seviyelerdedir. OECD ülkelerinde eğitim, sağlık ve sosyal koruma harcamalarının yerel yönetim harcamaları içindeki payı analiz yapılan dönemde ortalama yüzde 48,7 düzeyindedir.

  • Yazarlar : Ülkü ARIKBOĞA

    Sayfa No : 30

    Anahtar Kelimeler : S o s y a l H a r c a m a , S o s y a l B ü t ç e , S o s y a l H i z m e t , B e l e d i y e

GÖRÜNTÜLE

Yerel Yönetimlerde Kadın Temsili: 31 Mart 2019 Seçimleri

1919?da Sabiha Sertel?in ?Artık hürriyet mahdut bir zümreye tahsis edilemez ve erkeklerin mümessillerinden mürekkep bir Meclis artık memleketi temsil edemez,? (Toprak,1998:7) demesinin üzerinden 100 yıldan fazla geçmişken kelimeleri yeni nesiller için daha kolay anlaşılır hale getirerek aynı cümleyle bu çalışmaya başlamak günümüz şartları için bile mümkün görünmektedir. Yüzyıl boyunca hem ulusal düzeyde hem de yerel düzeyde kadınların siyasal hayatta temsilinin önemi birçok çalışmada dile getirilmiş ve yeterli düzeyde olmadığına yönelik tespitler ortaya konmuştur. Tüm kesimlerin dâhil olduğu bir siyasal süreç yerel demokrasinin temel koşullarından biridir. Bu bağlamda tüm kenttaşların yerel siyaset sürecine dahil edilmesi gerekmektedir. Kadın temsilinin yeterli düzeyde olmadığı bir yerel yönetim sisteminde yerel demokrasinin ve demokratikleşmenin tam anlamı ile sağlandığı söylenebilir mi? Bu çalışmada seçmenlerin %50,7?sinin kadın olduğu 31 Mart 2019 Yerel Seçimleri sürecinde, kadınların yerel siyasetteki temsili önceki dönemlerle karşılaştırılarak değerlendirilmeye çalışılacaktır. Yıllardır tekrar edilen kalıplaşmış cümleler, aday belirleme sürecinden başlayarak bu seçim süreci için de ne yazık ki geçerliliğini korumaktadır. Genel siyasete hâkim olan bakış açısının yerel düzeyde de varlığını sürdürmesi şaşırtıcı olmamakla birlikte sürekli önemine dikkat çekilmek istenmesine rağmen kadınların özellikle yerel siyasette temsilindeki sınırlılıkların artık kanıksandığı söylenebilir.

  • Yazarlar : Harika UÇAR ALTINIŞIK

    Sayfa No : 22

    Anahtar Kelimeler : Y e r e l Y ö n e t i m l e r , K a d ı n l a r ı n S i y a s a l T e m s i l i , Y e r e l Y ö n e t i m l e r d e K a d ı n l a r ı n T e m s i l i , 3 1 M a r t 2 0 1 9 Y e r e l S e ç i m l e r i n d e K a d ı n l a r ı n T e m s i l i .

GÖRÜNTÜLE